Öncelikle Kader nedir?
Mesela, biz güneşin ne zaman doğup batacağını biliyoruz. Takvime de yazıyoruz, yarın şu saatte güneş doğacaktır. Gerçekten de yarın o saatte güneş doğuyor. Acaba biz bazı deneyimlerle kazandığımız bilgi birikimiyle “Güneş şu saatte doğacaktır.” yazdığımız için mi güneş doğdu? Hayır. Biz o bilgiye sahip olduğumuz için yazdık yoksa güneş zaten doğacaktı bizim bilgi ve tecrübe ile bilip yazıya döktüğümüz için doğmadı. Yani Allah böyle yazdığı için o kişiyle evlenmiyoruz, Allah bizim o kişiyle evleneceğimizi bildiği için böyle yazmış. Bilgi fiile uyar, fiil bilgiye değil yani “İlim maluma tabidir.” Aynen öyle de bilgi arttıkça bilmek seviyesi de artıyor. Şimdi bilginin sonsuz olduğunu düşündüğümüz de bilmek seviyesi de sonsuza gider. Özetle Allah’ın sonsuz ilmiyle olmuş ve olacak her şeyi bilip yazmasına Kader denir.

 

Evlilik kader midir?
Yani Allah bizim evleneceğimizi biliyor mu? Soruyu biraz daha açalım “Allah’ın bu iki kişiden haberi var mı?” şimdi kader tanımına göre soru çok abes oldu değil mi? Geçmişi, geleceği ve şimdiki zamanı aynı anda kontrol eden ve bilen bir Zat; zerreden yıldızlara kadar haberdarsa, evlilik tabi ki de Kader’dir. Ama bu soruyu soran kardeşimin niyetini anlıyorum;
“Abi tamam kader olduğunu anladım da; acaba böyle durduğumuz yerde dursak, o gelip bizi bulacak mı? Ya da birden bire yolumuz falan mı kesişecek? Yoksa ben böyle anneye, babaanneye, yengelere falan haber salıp her tarafta onu mu arayacağım ondan sonra mı olacak?”


Kader 2’dir;
1-İhtiyari Kader;

Nasıl ki rızkımız için koşturuyoruz sonrasında para geliyor yani bizim seçimlerimize bağlı. Mesela yasin okuyup marketten istediklerim gelsin derseniz gelmeyecektir çünkü onun duası fiili duadır yani sen lisan-ı hâlinle, vücut diliyle “Allah’ım bana bunu nasib et.” demiş olursun. İşte buna ihtiyari kader deniyor yani  Cenab-ı Hak evleneceğin kişiyi senin seçimlerine bırakıyor ve senin ne seçeceğini sonsuz ilmi ve bilgisiyle bilmesinin adı da Kader oluyor. Sonuç İslami literatürlerin dışına çıkmadan fiili dua ile tam tevekkül etmek gereklidir. Ama onu bulacağım deyip harama girmeye lüzum yok. Peki nasıl evleneceğiz? sorusunun cevabı için buraya tıklayabilirsin.
2-İzdırari Kader;

Doğumunda hangi cinsiyette olacağın, göz rengin, boyun vs. belirlenmesi izdirari kaderdir, yani senin seçiminin dışında olandır. Allah bazı çok sevdiği kullarına çok hayırlı bir eş verir bakalım şükredecek mi diye, bazen de yine o kullarına çok sıkıntılı bir eş nasip eder bakalım sabredecek mi diye çünkü o kulların da imtihanı budur ve o kullar öyle kimselerdir ki tam tevekkül ile her şeyin Allah’tan olduğunu bilirler ve böyle bir imtihana alınırlar.

Her iki durumda da evlilik kaderdir.

SORU
“Şuan hayatımda haram bir sevdam var acaba o benim KADERim mi? Biz onunla evlenmeyi düşünüyoruz, ne yapmam lazım?”


Evet bunda 2 ihtimal var kardeşim ya ayrılacaksın ya da evleneceksin. Ayette zina etmeyin demiyor “Zinaya yaklaşmayın” (1)  diyor, o hâlde yaklaşmak da haramdır değil mi? Hem haram temeller üzerine helal bina inşa edilir mi?

Bazen soruyorum kardeşlere:
— Kardeşim sevgilin var mı?

— Var.
— Ciddi misiniz?
— Ciddiyiz abi. diyor.

“Demek ciddi ciddi harama giriyorsunuz kardeşim.” deyip:

— Ne zaman evleneceksiniz? diye soruyorum.

Başlıyor anlatmaya:
-Abi okul bitecek 4 yıl sonra, 4 yıl sonra işte askerlik var 6 ay onu yapacağım, sonra iş bulacağım abi, ondan sonra bilmem ne falan, bana bir söylüyor 5-6 yıla tekabül ediyor, sen o 5-6 yıl boyunca Allah’ın emrinin dışına çıkacaksın, 5-6 yıl olmasına gerek yok 1-2 yıl bile olsa bu sürecin çok uzun olduğundan bahsediyor. Bunu öğrendikten sonra artık tamam 1 yıl içinde evleneceğim dese bile o 1 yıl içerisinde artık bu İslami literatürde olması lazım yoksa battı balık yan gider mantığıyla devam etmemeli…

Şeytan bir de şöyle kandırıyor:

-Yahu sen bırakırsan o kız ne hâle gelir, yıllardır birlikteydiniz. Ya da sen bırakırsan bu çocuk ne hâle gelir. Onun ailesine ne dersin, kayınbiraderle de aramız çok iyiydi…


EĞER Kİ sevdiğin kişiyi ALLAH rızası için bırakırsan
ya da İslami literatüre sokarsan görüşmende o zaman tamam caizlik boyutu var. Ama öteki türlü şunu unutma kardeşim: ”Hakkın hatırı en üsttür, Hiçbir hatıra hem de hiçbir hatıra tercih edilmez.” Arkadaşının da annenin de babanın da hiç bir kimsenin hatırına tercih edilemeyecek bir olaydan bahsediyoruz çünkü ALLAH’ın hatırı var bir yerde. Allah yapma diyor öteki yap diyor sen hangisini tercih edersin? “Zinaya yaklaşmayın.” Allah diyor bunu kardeşim senin okuldaki müdürün, ülkendeki vali ya da cumhurbaşkanı filan ya da gözünde büyüttüğün bir insan söylemiyor ALLAH söylüyor diyorum anla artık bu öyle basit bir cümle değil, sen de artık haram ilişkini helale çevir ve ayette RABBİNİN yaklaşma dediği o korkunç günahtan Allah’ın emrine uymak ve sadece O’nun rızasını kazanmak için vazgeç ve kardeşim hep hatırla bunu:

“Eğer O razı olsa, bütün dünya küsse ehemmiyeti yok. Eğer O kabul etse, bütün halk reddetse tesiri yok.”(2)

Ayrıca “Flört Etmeden Nasıl Evleneceğiz” isimli yazıyı buraya tıklayarak okuyabilirsiniz.



(1) Kur’an-ı Kerim | İsra Suresi | 32. Ayet

(2) Risale-i Nur | Lemalar | 21. Lema | 1. Düstur