Malumunuz ülkemizin üzerinde oynanmaya çalışılan oyunlara karşı milletçe kenetlenip cansiparane ülkemizi sürüklendiği kaostan çekip kurtarmaya çalışıyoruz. Düşman içeriden olduğu için çok sancılı bir süreç geçiriyoruz. Bu milletin vergisiyle okuyan, yemek yiyen, hatta giyinen darbeci askerler; milletin meclisini, kolluk kuvvetlerini, başkomutanlarının evini, sokaklardaki sivil halkı yine milletin cebinden verdiği parayla alınan tank, uçak ve helikopterler ile bombaladılar.
Haince yapılan saldırılarda 240 (asker-sivil-polis) şehit ve 535 yaralının ailelerine başsağlığı ve geçmiş olsun dileklerimizi iletiyoruz. Aklımıza gelen ilk soru bu zalimlerin nasıl cezalandırılacağı ve nasıl bir muameleye tabi tutulacağı.
“Meşru devlet başkanına silahla karşı koymaya, isyan etmeye, fıkıh dilinde “bağy” denir.
Sözlükte “haktan ayrılmak, zulmetmek, haddi aşmak” anlamına gelen bağy, fıkıh terimi olarak ifade ettiği siyasî anlamın yanı sıra “Allah’a karşı gelme, dinin çizdiği sınırları aşma” manasında dinî-ahlâkî bir terim olarak da kullanılmaktadır.
Kelime Kur’an-ı Kerim’de ve hadis-i şeriflerde hem sözlük hem de terim manalarında geçmektedir. (Meselâ bk. Kasas, 28/76; Şûrâ, 42/27; En‘âm, 6/164; Hucurât, 49/9)
NİSÂ 4/59: Ey imân edenler! Allah’a itâat edin; peygambere ve sizden olan ülü’l-emre (emir sâhibi idârecilerinize) de itâat edin!
Hadislerdeki kullanışları için:
“Bir Müslüman’ın, günah işlemesi emredilmediği sürece, sevdiği veya sevmediği bütün konularda devleti yöneten kimseye itaat etmesi şarttır. Bir günah işlemesi emredildiği zaman ise kimseyi dinleyip itaat etmez.” (bk. Buhârî, Cihâd, 108, Ahkâm, 4)
“Bağy” suçu sabit olan isyancılarla savaşmak ve bu sırada onları öldürmek helâl kabul edilmiştir.
İslâm devletinin isyancılara karşı, işin başında kesin tavır koyması bazı hadislerde öngörülmüştür.
“Nice fitne ve fesatlar olacaktır. Bu ümmet toplu iken bir kimse onun hâlini perişan etmek ve onları dağıtmak isterse, kim olursa olsun onu, hemen kılıçla öldürün.” (Müslim, İmare, 60)
Bu hadisler, bir ülkede Müslümanların bir kimseyi emirü’l-mü’minîn seçerek etrafında toplamalarına rağmen, bazılarının isyan edip bu seçilen zatın aleyhine başkaldırmaları hâlinde, bunların ölüm cezasını hak ettiklerini gösterir.
Yalnız, onların Müslüman olduğu ve suçlarının siyasî bir suç teşkil ettiği gözden uzak tutulmamalıdır. Bunun sonucu olarak sadece zaruret halinde ve isyanı bastıracak ölçüde bir şiddete izin verilmiştir. Ele geçenlerin yaralıları öldürülmez, malları ganimet olarak dağıtılmaz ve telef edilmez, aile fertleri esir alınmaz.” (1)
Peki, ölenlerin cenazesi ne olacak?
“Cenaze namazı kılınmayan birkaç sınıf vardır. Bunlardan birisi de İslam devletine isyan eden bağilerdir. Bunlar öldürülünce yıkanmaz ve cenaze namazı kılınmaz. Bunun sebebi onları horlamak ve başkalarının bu gibi işlere başvurmasını önlemektir.” (2)
Yorumlar (0)